Bağımlılık. Elde telefon, bütün gün tık tık tık, entry oku, entry oyla, entry gir. İçim dışım entry. Ne güzel. En azından sözlük sayesinde her geçen kadını gözlerimle soymaktan kurtarıyorum. Bu kadınlar sana çok şey borçlu, sözlük. Çok güzel kadınlar var, lakin güzel olmayan çok daha fazla. Bu güzel bir şey. Düşünsene, her taraf birbirinden güzel kadınlarla dolup taşıyormuş. Çıldırırdım vallahi. İnsan bir günde kaç farklı kişiye aşık olup, kaç kez depresyona girebilir? Çok fazla kez.
Güzel yedim. Öğlen peynirli kıymalı iki dürüm gümbüldettim. Gümbüldetmek. Kız arkadaş sağ olsun, aldı getirdi. O tavuklu salata gibi bir şeyler yemeye çalıştı. Pek sevmedi. Soğan sevmez. Alırken bilmiyormuş soğanlı olacağını. İyi yiyoruz. İkimiz de 100 kiloyuz. Kadının etli butlusu makbul zaten de, erkek dediğin kaslı olmalı be anam. Biraz kas yapsam fena olmaz. Kolum, bileğim, elim, parmaklarım acıyor telefonla bir şeyler yazmaya çalışmaktan ama yazmak hoşuma gidiyor. Yazdıklarım önemsiz şeyler olsalar dahi.
Zengin olup fakir ülkeye gitme hayali kuruyorum. Yani zengin bir ülkeye göre fakir, fakir bir ülkeye göreyse zengin biri olmak bu zengin olmak dediğim. Örneğin Norveç’te kazanıp, Yunanistan’da yemek gibi. Doğru bir örnek oldu umarım. Fazla bir şey yok. Muhabbetler idare eder. Hep aynı muhabbetler zaten. Kadınlar ilginç, konuşacak bir sürü şey bulabiliyorlar. Oysa benim aklımda her daim tek bir şey var. Biliyorsunuz işte. Kaç kez anlattım. Cidden anlamsız bu yazı.
Dedem Sovyetler’de askerdi benim. Stalin’i çok severdi. Stalin’in esir düşen oğlunun iadesi için takas teklifinde bulunan Nazi Almanya’sına sert çıkışını ve teklifi reddedişini gururla anlatırdı. Komünizm güzelmiş. Ben emin değilim. İyi insanlar için güzel bir şey olsa gerek komünizm: Neticede paylaşıyorsun; eşitlik var, adalet var, kardeşlik var. Maddi anlamda yani. Öyle fazla zengin yok, lüks yok – görüp de iç çekeceğin. Kimse kendisini senden üstün göremiyor. Kimse karanfille dalga geçip, zenginliğiyle övünmüyor. Açsa herkes aç, toksa herkes tok. Güzel insanların hoşuna gidecek şeyler bunlar. Oysa ben güzel bir insan değilim. Ben vahşiyim. Ben hayvanım. Didişelim ve ayakta kalan ben olayım istiyorum. Bu noktada kapitalizmi gönülden desteklemem gerektiğine inanıyorum. Hem SSCB’de şu yazıyı yazamazdım mesela. Ne fikrin hür, ne ifaden. Sansür var, suç var, ceza var, sürgün var, kurşun var, idam var. Fakat liberalizm sayesinde istediğimi söyleme hakkım var. Elbette görmek istesen her şeyin iyi yanı da, kötü yanı da mevcut. Ama elini vicdanına koy. Haha, az önce vicdansızlığından dem vuran birinin şimdi vicdandan söz etmesi ne komik.
Çocuklar. Sinir bozucu çocuklar. Çocuklar için komünist bir sistem düşünülebilir mesela. Devlet baksın çocuklara. Kimse yanına alıp gezdiremesin bu yerinde duramayan kısa boylu koca kafalı canlıları. Hiçbir yerde duyulmasın bebek ağlaması, çocuk zırlaması. Acaba ne zaman yasaklanacak çocuk yapmak. Al şimdi de yasakçı zihniyet ben kendim oldum. Benim gibi dengesizler her yerde üstad. Hatta hepiniz benim gibi dengesizlersiniz işte. Çocuk yapmak isteyenler başvuru yapsın ve içlerinden sadece birkaçını seçelim çocuk yapmaları için. Onlar çocuk yapsın. O çocuklar, hepimizin çocukları olsun. Her hanzonun çocuk yapmasına ne gerek var?
Bir genelevim olsun istiyorum. İçinde 200 oda. Ben de kapısında bekleyeyim bu sarayın. Pezevenk olayım. Dünya’nın en ünlü pezevengi olmak istiyorum. Her odada bir başka güzel kadın. Her biri farklı bir milletten. Saç rengi, göz rengi, ten rengi ayrı her birinin. Hiçbirisi 23’ten daha büyük olamasın. 23 bile fazla. 18 olsun. En iyisi 18. 20’de de emekliye ayrılsınlar. Ölene dek devlet baksın sonra bu kadınlara üstün hizmetlerinden dolayı. Ya da devlet bakmıyorsa biz bakalım. Bir derneğimiz olsun: Hayat Kadınlığını Destekleme ve Yaygınlaştırma Cemiyeti. Ne bileyim böyle bir şey olsun işte adı. Öyle her isteyen giremesin bu kadınların odalarına. Kadınlar seçebilsin müşterilerini. Seçebilsinler ama çok da seçici olmasınlar. Her taraf Kıvanç Tatlıtuğ kaynamıyor sonuçta.
Neden erkeklere değil de kadınlara fuhuş yaptırılıyor değil mi? Vallahi kadın düşmanlığımızdan değil, bilakis kadın dostu olduğumuzdan ayol. Yoksa ben de isterim bir odada yatayım, kadınlar sıraya girsin, gelsin vajinasını penisimle birleştirsin, 5 dakika kalksın insin, sonra da sehpanın üstüne 100 lira bıraksın çıksın. Cennet’i hayal edenler bile böyle hayal edememiş, böyle bir şeye hayır denir mi? Denmez! Ama işte bize talep yok ablacım, size talep var. Mecbur böyle yapacağız artık. Ben pezevenk olacağım. Karanfil de takarım hem. Ağaoğlu gelirse içeri almam. Hahayt.
7 milyar insan çok fazla. Biraz daha geberelim. Hem belki ben de kaynarım arada. Ne mutlu sana. İyi geceler defter. Şimdilik bu kadar. Gözlerinden yalarım.
Leave a Reply